19 Ağustos 2010 Perşembe

tAnRıNıN eLLeRi


Rüzgâr eserken,


Yapraklar dökülür,

O berrak yüzünden bir damla süzülür,

Bu ayrılık...



Kalbindeki en büyük yaradır artık...

Ve güneş batarken, çocuklar uyurken,

Başucunda bekleyen yorgun bir melektir...

Ve her gece sabret diye saçlarımda dolaşan Tanrı'nın elleridir.



Ne büyük, ne derin, ne siyah, ne keskin,

Hep ayrılık gibi o kırılgan gözlerin,

Unutma...

Unutma...

Dikecek yırtılan geceyi sabaha...



Ne büyük, ne beyaz, ne eşsiz, ne duru,

Hep sarılıp sarıyor üşüyen ruhumu,

Bırakma!

Bırakma elimi düşerim karanlığa.



Bir melek işliyor ismini ince bir dantel gibi kalbime...

Hissediyorum kaderimin üstünde gezinen yumuşak uçlu parmaklarını...

Küçük bir kum parçası karışıyor denize uzakta bir yerde...

Ve gözyaşların değiyor avuçlarıma...

Ağlama...



1 yorum:

  1. blogun cok güzel olmuş ellerine saglık benim bloguma gelme senin gibi yetenekli yazarın gelmesıne seecek kadar güzel yazılarım yok

    YanıtlaSil